ahtapot |
~ Yun oχtopódion οχτοπόδιον «sekiz ayak», bir deniz canlısı § Yun októ οκτό sekiz (<< HAvr *oḱtṓw a.a. ) + Yun pódi πόδι ayak |
|
ahu |
~ Fa āhū آهو ceylan << OFa āhūk a.a. ≈ Sogd āsūk a.a. ≈ Ave āsu hızlı, süratli |
|
ahududu |
<< TTü ahu dutu ağaç çileği |
|
ahund |
~ Fa āχūnd آخوند hoca, molla < Fa χʷand/χond efendi, rabb, yüce kişi |
|
ahval |
~ Ar aḥwāl أَحْوَال [#ḥwl afˁāl çoğ.] haller < Ar ḥāl حال [t.] |
|
ahz |
[ Selanikli Mustafa Ef., Tarih-i Selanikî, 1600] ~ Ar aχḏ أخذ [#Aχḏ faˁl msd.] alma, kabul etme, zorla alma, esir alma < Ar aχaḏa أَخَذَ aldı Benzer sözcükler: ahzetmek, ahzüita, ahzükabz 09.09.2017 |
|
aidat |
~ Ar ˁāˀidāt عائدات [#ˁwd çoğ.] gelirler < Ar ˁāˀida(t) عائدة [fāˁila(t) t.] gelir, rant, bir yatırımdan geri gelen < Ar ˁāda عَادَ geri geldi |
|
AİDS |
~ İng AIDS [abb.] bulaşıcı bir hastalık ☼ (İlk kullanım: 1982 US Centers for Disease Control.) < İng Acquired Immune Deficiency Syndrome Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Sendromu |
|
aikido |
~ Jap aikidō 合気道 «güç uyumu yöntemi», bir Japon döğüş tekniği ☼ (İlk kullanım: Morihei Ueşiba, Jap. üstad (1883-1969)) § Jap ai birleştirme, uyum + Jap ki güç + Jap dō yöntem, teknik |
|
aile |
< Ar ˁiyāl عائلة [#ˁwl fiˁāl çoğ.] bir kişinin bakmakla yükümlü olduğu kişiler, hane halkı < Ar ˁāla عال geçimini sağladı, besledi, baktı |
|
ait |
~ Ar ˁāˀid عَائِد [#ˁwd fāˁil fa.] 1. dönen, geri gelen, gelir, 2. taalluk eden, ilgisi olan < Ar daˁ عَادَ geri geldi, avdet etti |
|