yetkin |
< TTü yet- +gIn |
|
yetmiş |
<< ETü yétmiş 70 < ETü yéti +mIş |
|
yevm |
~ Ar yawm يَوْم [#ywm faˁl ] gün (≈ İbr/Aram yōm יומ a.a. ≈ Akad ūmu a.a. ) |
|
yevmiye |
< Ar yawm يوم [#ywm] gün +īya(t)1 |
|
yezdan |
~ Fa yazdān يزدان tanrı << OFa yazatān [çoğ.] tanrılar, tanrılar alemi ~ Ave yazata tanrı, kutsal varlık < Ave yazaiti tapınmak, adak sunmak << HAvr *Hi̯eh₂ǵ- (*i̯āǵ-) tapınmak |
|
Yezidi |
[ Meninski, Thesaurus, 1680] <? OFa yazad Zerdüşt inancında kutsal varlık, tanrı ~ Ave yazata a.a. → yezdan Not: Eski İran geleneğinde "tanrı" anlamına gelen yezed ile Şii/Türkmen geleneğinde kötüleme sözü olan yezīd sözcüklerinin hangisinden türetilmiş olduğu açık değildir. • Êzîdî aynı adın yeni Kürtçe imlaya göre yazımıdır. Benzer sözcükler: Êzîdî 12.03.2015 |
|
yezit |
~ öz Yezīd bin Muaviye Kerbela'da Hz. Hüseyin'in öldürülmesinden sorumlu tutulan Emevi halifesi (h. 680-683) < Ar yazīdu يزيد [#zyd] artar < Ar zāda زاد arttı |
|
yığ|mak |
<< ETü yıġ- toplamak, küme yapmak |
|
yığın |
<< ETü yıġın yığıntı, özellikle toprak < ETü yıġ- +In |
|
yığınak |
< TTü yığ- +AnAk |
|
yık|mak |
<< ETü yık- aşağı indirmek, tahrip etmek |
|