şarla|mak |
< onom car/şar bağırma ve çağırma sesi +lA- |
|
şarlatan |
~ Fr charlatan çok konuşan, sahtekâr ~ İt ciarlatano a.a. < İt ciarlare gürültülü konuşmak < onom |
|
şarlot |
~ Fr charlotte elma marmeladı ve eklem kırıntılarıyla yapılan bir tür tatlı < öz Charlotte [f.] bir kadın adı < öz Charlot [küç.] küçük Charles, bir erkek adı |
|
şarm |
~ Fr charme 1. büyü amacıyla söylenen makamlı dua, büyü, sihir, 2. baştan çıkarma yeteneği, cazibe << Lat carmen, carmin- şarkı, büyü |
|
şarman |
~ Fr charmant büyüleyici, cazip, sevimli < Fr charmer büyülemek, cezbetmek +ent° |
|
şart1 |
[ Kutadgu Bilig, 1069] ~ Ar şarṭ شرط [#şrṭ faˁl msd.] koşul < Ar şaraṭa شرط 1. bıçak ucuyla kesti, çentik açtı, yardı, 2. şart koştu (≈ Aram sereṭ סרטא [#srṭ] bıçak ucuyla yapılan çentik, yazı, yazıt < Aram səraṭ çentmek, işaretlemek ) Benzer sözcükler: bilakaydüşart, kayıtsız şartsız, şartlı tahliye Bu maddeye gönderenler: bilakayduşart, meşrut, şerait, şerit 22.05.2019 |
|
şart2 |
~ Fr charte belge, protokol ~ Lat charta kâğıt |
|
şaryo |
~ Fr chariot [büy.] 1. dört tekerli yük arabası, 2. daktilonun hareketli kısmı << Lat carrus a.a. < Fr char at arabası |
|
şasi |
~ Fr châssis at arabasının ana gövdesi [esk.], otomobil gövdesi < Fr châsse sandık, sanduka << Lat capsa a.a. |
|
şaş|mak |
<< OTü şaş- ürkmek, hayret etmek ≈ ETü saş ürkek, şaşkın |
|
şaşaa |
~ Ar şaˁşaˁa(t) شعشعة [#şˁ faˁfaˁa(t) q. msd.] parlama, parıltı < onom şaˁşaˁa شعشع parıldadı |
|