şapşal |
~ ? |
|
şar |
<< ETü şar akar su sesi, yağmur sesi < onom |
|
şarampol |
~ Mac sorompó kazıklardan oluşan çit, parmaklık ~ OAAlm schrancpaum çit kazığı |
|
şarap |
~ Ar şarāb شراب [#şrb faˁāl ] her türlü içecek, içki < Ar şaraba شَرَبَ içti |
|
şarapnel |
~ İng shrapnel parça tesirli top mermisi < öz Henry Shrapnel İngiliz general (1761-1842) |
|
şarbon |
[ Mehmed Bahaeddin (Toven), Yeni Türkçe Lugat, 1924] ~ Fr charbon 1. kömür, 2. bir hayvan hastalığı, karakabarcık, ruam << Lat carbon kömür → karbon Not: Şarbon hastalığında oluşan siyah çıbanlardan ötürü. 01.01.2011 den önce |
|
şarj |
~ Fr charge yük << OLat *carrica araba yükü |
|
şarjör |
~ Fr chargeur yükleyici < Fr charger yüklemek +(t)or |
|
şark |
~ Ar şarḳ شرق [#şrḳ faˁl msd.] gün doğumu, doğu < Ar şaraḳa شرق kızardı, aydınlandı, güneş doğdu (≈ İbr #srḳ סרק kırmızı ≈ Akad şarḳu kan ) |
|
şarkı |
<<? TTü çağırgı < TTü çağır- |
|
şarküteri |
~ Fr charcuterie işlenmiş et ürünleri satan dükkân § Fr char et (<< Lat caro, carn- ) + Lat cuit pişmiş |
|